Ana Sayfa TekstilDünya TGSD yöneticilerinin `Stratejide ince ayar` arayışı

TGSD yöneticilerinin `Stratejide ince ayar` arayışı

tarfından Admin
3 Dakika Yaklaşık okuma süresi

Bu ülkenin insanı gerçekten şaşırtıcıdır.



Geçenlerde üstadımız Ege Cansen Honda `nın Türkiye Genel Müdürü Sawai `yi ziyaret ettiğinde, `…bu ülkedeki kadar iyi insan kaynağına hiçbir yerde rastlamadım` dediğini aktarıyordu. Sonra da, `…doğrusu onun bu ifadesi beni çok gururlandırdı` diye kendi duygularını da yansıtıyordu.



Üstadın yazısını okumadan önce, TGSD yöneticileri ile sektörün sorunlarının tartışıldığı bir toplantıya katılmıştım. O toplantıda defterime şöyle bir not düşmüştüm: `Ülkemin insanı şaşırtıyor beni. Bakıyorsun, en genel ve ivedi ihtiyaç alanlarında bile bir strateji geliştirmeyi önemsemiyor. Sıkıştığı zaman da en karmaşık konularda bile stratejide ince ayarlar yapabiliyor. Bir yandan en gerekli işbirliğinden kaçınıyor; öte yanda zoru görünce bütün gücüyle halatlara ortaklaşa asılmasını biliyor.`



Benim gibi hayat serüveninin önemli bir bölümünü değişim, dönüşüm ve farklı olanı yapma konularıyla iç içe yaşamış olan biri sıkça `şaşkınlık` yaşayabilir . Bir yandan beklentilerinden uzakta kalan gelişmeler karşısında `…yaptıklarımızın ne anlamı var?` sorusuyla beynini kemirir; öte yandan toplumun bazı kesimlerindeki `uyum yeteneği` karşısında `…bunlar nasıl oluyor?` sorusun yanıtını arar .



Yakın zamanda iki ayrı toplantıda görüşlerini ayrıntıda dinleme fırsatı bulduğum TGSD yöneticilerinin çalışmaları arasında önemsediğim birkaç noktanın altını çizmeliyim.



Çok sistematik biçimde iş çevresindeki değişmelerin izlendiğini saptadım. Pamuktan tekstile, hazır giyimden moda ve marka yaratmaya, sosyal sermaye verimliliğini belirleyen altyapı yeterliliğinden, destekleme sisteminin niteliğine kadar sorunlar bir bütün olarak ele alınıyor. Başkalarını suçlayarak, başkalarından talep edip kendini onun dışında tutan ilkel kasaba kültürünün algılamasının tuzağına düşülmüyor. Söylemlerde kullanılan dil sadece `talep edici dil` ya da `muhalif dili` olmanın ötesinde bir `uzlaşıcı dile` dönüşmüş durumda. Siyasi iradenin kararlılığına gönderme yapıldığı gibi, sivil toplum örgütlerinin kendi programlarını hayata taşıyabilecek güce gelmesinin gereği de kuvvetle vurgulanıyor.



Dünya genelindeki eğilimlerden birinin de üretici ile tüketici arasındaki `aracı kurumların tasfiyesi` olduğunun herkes farkında. Ülkemizdeki üreticilerin büyük kuruluşların `fasoncusu` olma aşamasından, `erişebilirlik` olanaklarının artmasını da dikkate alarak `doğrudan tüketici ile yüzleşmesi` aşamasına hızlı bir geçiş yapmanın gereğine gönderme yapılıyor.



Uluslararası pazarda `karşılıklı bağımlılık ilişkilerinin` yeniden kurulmasının gerektiği üzerinde önemle duruluyor. Deniyor ki, `…tedarik zincirinin bir parçası olma aşamasını hızla geçip, değer zincirinin halkası olmalıyız.` Bu anlatımı ben şöyle okuyorum: Üreticimiz, piyasanın `nesnesi` olanın uzun dönemli geleceğini güven altına almadığını görüyor.O nedenle piyasanın `öznesi` olmanın gereğini yapmak istiyor.



Rakip stratejileri



Değişen çevrenin bir başka bileşeni `rakip stratejilerinin` izlenmesidir. Hazır giyim alanında Çin her zaman dikkatle izlenmesi gereken bir rakiptir. Çin `in stratejisini yakından izleyen TGSD yetkilileri Çin `in hazır giyim alanında uyguladığı stratejiyi kendi kamuoylarına şöyle duyurmaktadır: `1. Hazır giyim üretiminde ve ürünlerinde kalitenin iyileştirilmesi, katma değerli yüksek ürünlere geçiş ve marka geliştirilmesi, 2. İşgücü maliyeti hassas ürünlerin üretiminin ülke içinde merkezi ve batı bölgelerine kaydırılması, 3. Daha gelişmiş doğu kıyılarındaki işletmelerde markalaşma, pazarlama, araştırma ve geliştirme , diğer daha yüksek değerli ürünlere ağırlık ve destek verilmesi, 4. Kamu desteklerinin büyük ölçekli firmaların ileri teknoloji ve ekipman kullanımları ile markalaşma süreçlerinin geliştirilmesine yönelik kullanılması, 5. Kapasite arattırmaya yönelik yatırımların sınırlandırılması ve desteklerin kaldırılması, iyileştirme ve teknoloji yatırımlarının desteklenmesi ve taşıma giderlerinin karşılanması , 6. Hazır giyim sektörüne girdi sağlayan tekstil sektöründe etkinliği artıracak teknoloji yatırımlarının desteklenmesi, 7. İhracatın desteklenmesinde `miktar bazlı desteklerden` `değer bazlı` desteklere geçilmesi ve KDV iadesi oranlarının düşürülmesi. Böylece kapasite yatırımlarından çok, kaliteli üretimi teşvik edilmesi`



Gören göz,duyan kulak,anlayan akıl için daha açık ne anlatılabilir ki!



TGSD yöneticilerinin sağlıklı bulduğum bir başka yaklaşımları da, sadece `başkalarından bekleyen` algılamadan çok uzaklaşmış olmaları. Dış çevrenin yarattığı fırsat ve tehlikeler kadar kendilerine ayna tutup `zayıf` ve `güçlü` yanlarını da analiz etmeleri.



TGSD yöneticilerinin bir önemli saptamasını daha sizlerle paylaşmak istiyorum: Büyüme, gelişme ve dönüştürme stratejileri üzerinde duruyorlar.



Dönüşüm stratejisinin ülkemiz açısından ayrı bir önemi var. Hazır giyimle ilgili bazılarının bakış açısına göre , `…sektör olgunluk dönemindedir; ülkemizin fiyat-maliyet dengelerinde terk edilmesi gereken sektörler arasında yer alır.`



Saptama ` yanlış` değil ama `eksik`. İsviçre `de saat endüstrisinin bile yeniden ayağa kalktığı bir çağda, önce elinizin altındaki kaynakları verimli kullanacak bütün yolları denemeden toptancı bir yaklaşım sergilemek, ciddi israfa yol açabilir. O nedenle, hazır giyimde `dönüşüm stratejisine` daha çok emek, zaman ve akıl ayırmamız talep ediliyor; bu çağrıya ciddi biçimde kulak vermeliyiz.



TGSD yöneticilerinin `stratejilerde ince ayar` için yaptıkları çalışmaları daha yakından irdelemeliyiz. Daha net sorgulamalıyız… Ve daha titiz yargılamalıyız…


İŞLETMECİLİKTE EĞİLİMLER / Rüştü Bozkurt

Tekstil, Moda ve Teknoloji Güncellemeleri Direkt Posta Kutunuza Gelsin

Moda ve teknolojinin kesiştiği noktada, sizin için seçtiğimiz özel içerikleri almak üzere hemen kaydolun. Her hafta doğrudan e-posta kutunuza gelecek güncellemelerle kendinizi sektörün ön saflarında bulun!

Abone olduğunuzda, blog yazılarımız, özel içerikler ve özel etkinlikler hakkında size e-posta göndermemize izin vermiş olursunuz. Ancak, e-postalarda sağlanan abonelikten çıkma bağlantısına tıklayarak rızanızı istediğiniz zaman geri çekebilirsiniz.

İginizi Çekebilir

Yorum bırakın

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bu konuda sorun yaşamıyorsanız devam edeceğimizi varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Onayla