Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü için, ihracatın son yıllarda hızla arttığı İran, en cazip pazarlardan biri haline geldi. Ortalama yüzde 25 kar marjı ve İran’da ödemelerin nakit olması da ihracatçının ilgisini artırıyor.
Türkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Başkanı Nedim Örün, AA muhabirine yaptığı açıklamada sektörün kriz sürecinde bir alternatif pazar olarak gördüğü İran’ın, toplam ihracat içindeki payının giderek yükseldiğini söyledi.
Örün, ihracatın genelde sınır ticareti yoluyla yapılması nedeniyle, net bir rakamın ortaya konulamadığını ancak yıllık hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının 800 milyon doların altında olmadığının tahmin edildiğini dile getirerek, İran’ın diğer Ortadoğu ülkeleri ve Rusya ile birlikte sektörün en cazip pazarları arasına girdiğine dikkat çekti.
İran’da Türk malının prestijinin çok yüksek olduğunu, İranlıların Uzakdoğu, Hindistan ya da Pakistan ürünleri yerine daha pahalı da olsa Türk mallarını tercih ettiğini kaydeden Örün, İran’ın diğer Ortadoğu ülkelerine göre daha büyük bir pazar olduğunu ve bu pazarda Türk mallarının pazar payının yüzde 30’lar seviyesine geldiğinin tahmin edildiğini kaydetti.
Örün, İran’a gönderdikleri koleksiyonların Avrupa ülkelerine gönderdiklerinden çok farklı olmadığını, sadece mevsimsel değişiklikler bulunduğunu anlatarak, ”İhracatta rakamlar düşük gözükmesine rağmen katma değerin daha yüksek olması nedeniyle Avrupa’ya yapılan aynı miktardaki ihracata göre İran’a yapılan satış daha kazançlı”dedi.
İhracatın genelde İstanbul’daki dış ticaret firmaları aracılığıyla yapıldığını belirten Örün, şöyle konuştu:
”İran’a genelde markalı ürün ihracatı yapılması nedeniyle kar marjı yüzde 25’ler seviyesinde. Avrupa’ya yapılan ihracatta ise bu oranları yakalamak çok güç. Ayrıca İranlı alıcılar nakit ödemeyi tercih ediyor. Ödemenin yarısı üretime başlamadan önce yapılıyor. Bu durum İran pazarının cazibesini artıran bir olgu.”
Son dönemde Ortadoğu ülkeleri genelinde bazı Çinli üreticilerin etiketlerine ”Made In Turkey” damgası basarak ihracat yapmaya çalıştığını ifade eden Örün, ”Bu durumu daha önce çeşitli alıcılarımız bize söylüyordu ancak Suriye’de gözlerimizle gördük. Buna karşı mücadele etmek çok güç. Yapabileceğimiz tek şey ihracatımızı artırarak bu pazarda gücümüzü kullanmak. Kalite farkından dolayı tüketiciler sahtecilik yapılan bu ürünlerin Türk malı olmadığını anlıyor” diye konuştu.
-ALIM HEYETİ GELİYOR-
Bu ülkeye ihracatı artırmak amacıyla Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu’nun organizasyonuyla İran’dan bir alım heyeti organize edildiğini aktaran Örün, İran’dan büyük mağaza sahipleri ve önde gelen alıcıların yer aldığı 50 kişilik heyetin 20 Aralıkta İzmir’de olacağını kaydetti.
İran heyeti için mini fuar düzenleneceğini ifade eden Örün, ”Bayan ve erkek dış giyim, spor, çocuk giyim, ev tekstili ve bayan iç giyimle birlikte ayakkabı ve deri giyimcileri de çağırdık. Firmalarımız koleksiyonlarını alıcılara gösterecek. 2011 yılında İran’a yaptığımız ihracatı önemli oranda artırmayı hedefliyoruz” dedi.

You may also like

Yorum Bırakın

Bu web sitesi, deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bununla birlikte olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz çerezleri reddedebilirsiniz. Onayla