"MESİAD" ile etiketlenmiş yazıları görüntülüyorsunuz

image

AMBARGO GEVŞİYOR

Çağlar Başkan, bu ilginin uluslararası konjonktürde İran’la ilgili yaşanan gelişmelerle doğrudan bağlantılı olduğunu söyleyerek, “Son aylarda İran’a yönelik ambargo da gevşemeye başladı. Türkiye’yi de olumsuz etkileyen bu yaptırımlar tamamen kalktığında komşumuz İran’ı muazzam gelişmeler bekliyor. İran kabuğunu kırarken, hem İran’daki hem de dünyadaki konjonktürden yararlanmamız şart. 2023 hedeflerimiz için İran stratejik nitelikli bir ticari ortağımız olacak” diye konuştu.

İKİ KRİTİK GELİŞME 

İran ile ticaretimizde kritik iki gelişme yaşandığını belirten İbrahim Çağlar, şunları söyledi: “Bu gelişmelerin ilki Sayın Cumhurbaşkanımızın İran ziyaretinde İran Ticaret Bakanı ile birlikte Ocak ayında imzalanan Tercihli Ticaret Anlaşması. Bu anlaşma çok kısa bir süre sonra; 1 Ocak 2015’te yürürlüğe giriyor. Tercihli ticaretle birlikte hazır giyimde uygulanan yüzde 100’lük gümrük vergisi yüzde 40’a düşecek. Diğer kritik gelişme ise İran ile BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri arasındaki nükleer müzakerelerin  30 Haziran 2015’e kadar uzatılması. Bu süreçte İran’a yönelik ambargo esnetildi. Güven tazeleme aşamasında problemler yaşanmazsa, anlaşma kalıcı hale gelecek ve yaptırımlar daha da gevşeyecek. Çok açık ki bu iki gelişme İran ile ticari ilişkilerimizde yepyeni bir dönemin kapısını aralıyor. Bu işbirliği fırsatını çok iyi değerlendirmeliyiz.”

STK’LARLA İŞBİRLİĞİ

* Bayrampaşa Tekstilci ve Sanayici İş Adamları Derneği (BATİAD)
* Laleli Sanayici ve İşadamları Derneği (LASİAD)
* Merter Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD)
* Osmanbey Tekstilci Işadamları Derneği (OTİAD)
* Türkiye Trik o Sanayicileri Derneği (TRİSAD) 

İran pazarında aktif olmalıyız
İbrahim Çağlar, Tercihli Ticaret Anlaşması’nın yürürlüğe girmesinin ardından İstanbul Ticaret Odası’nın 1-4 Şubat 2015’te Tahran’da düzenleyeceği Türk Hazır Giyim ve Konfeksiyon Fuarı’nın büyük bir fırsat olduğunu söyledi. Türkiye’nin şu anda İran’da en şanslı olduğu sektörlerin başında hazır giyimin geldiğini belirten Çağlar, “Tekstil ve hazır giyim, Türkiye’nin en önemli ihracat sektörü. Bu sebepler İTO’nun Tahran’da ilk kez düzenleyeceği bu fuara katılmanın önemini daha da artırıyor. Türk iş dünyası olarak 2015’te İran pazarında aktif olmalıyız. İran’ın hazır giyim pazarına Türkiye imzasını atmanın tam zamanı. Fuara firmalarımızın gösterdiği büyük ilgi de bunu kanıtlıyor. Önümüzdeki yıllarda komşumuz kalkındıkça ticaretimiz daha da gelişecek” dedi.

LİBYA’YA yapılan operasyon bu ülkeyle bavul ticareti yapan Merter, Laleli ve Osmanbey esnafını da vurdu. Açık hesap çalışan birçok firma yaşanan savaş sebebiyle batık yazmak zorunda kaldı. Batık yazılan rakamın 80-100 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor. Merter Sanayici ve İş adamları Derneği Başkanı (MESİAD) Ercan Tan, Libya operasyonunun sadece Merter esnafına faturasının 50 milyon doları bulduğunu söyledi. Tan, Merter’de 7 bin firmanın bulunduğunu ve bunların 400-500’e yakınının Libya ile birebir açık hesap çalıştığını dile getirdi. Tan “Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesi ile ticaretimizin yüzde 85’i açık hesap şeklinde. Bu yıllardır böyle yürüyor. Zaten Türkiye’yi tercih etmelerinin sebebi de bu. Biz müşterimize hiçbir teminat almadan malı teslim ediyoruz. Bu zamana kadar da hiçbir sıkıntı yaşamadık. Fakat yaşanan savaş, tüm iletişimimizi kopardı. Büyük zararımız var. Ama şunu söylüyoruz. Oradaki insanlarımız bizim insanlarımız. O paralar, batık da yazsak helal olsun. Önümüzdeki dönemde durum normale dönerse tekrar gelip bizimle çalışacaklarını biliyoruz. O açıdan tek dileğimiz savaşın bir an önce son bulması” dedi.

Laleli Sanayici ve İşadamları Derneği (LASİAD) Başkanı Orhan Altun ise Libya ile ticarette yaklaşık 1 aydır sıkıntı yaşadıklarını ve son 1 haftadır bağlantının tamamen koptuğunu söyledi. Laleli’de 5 bine yakın tekstil işiyle uğraşan esnaf bulunduğunu ve bunların yüzde 10’unun Libya ile açık hesap çalışan esnaf olduğunun altını çizen Altun “Zarar büyük. Borçlar tahsil edilemiyor. Açık hesabın faturası bize ağır oldu. Benim tahminim Laleli, Osmanbey ve Merter piyasasının bu savaştan 100 milyon dolar üzerinde zarar ettiği. Yakın bir zamanda da durum normale dönmeyecektir” dedi.

‘Bizden gıda istemeye geldiler’

Osmanbey Tekstilci İşadamları Derneği Başkanı Ali Ulvi Orhan da Osmanbey piyasasının savaştan etkilendiğini ve son 1 aydır Libya ile tüm ticaretin durduğunu söyledi. Açık hesaplar konusunda da esnafın zor durumda olduğunu belirten Orhan “Osmanbey’de irili ufaklı 4 bin tekstil firması var. Bunların en az yüzde 15’i Libya ile ticaret yapıyor ve çoğu açık hesap çalışıyor. Bir hafta öncesine kadar Libyalı müşteriler bizden gıda ve ilaç yardımı istemeye geldiler. Bizde elimizden geldiğince yardım ettik. Bu insanlara ‘borcunu öde’ diyemezsiniz. Savaşın sona ermesini bekliyoruz” dedi.

HİKMET TANRIVERDİ: Müşterilerimizle iletişim koptu

BÖLGE ülkelerine yıllık 600 milyon dolar üzerinde bavul ticaretinin olduğunu söyleyen İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanriverdi bu rakamın yıl sonunda 10 kat düşerek 60 milyon doları zor bulacağını söyledi. Tanrıverdi, özellikle Merter ve Laleli esnafı ile Libyalı tüccarların ciddi ticaret bağlantısı olduğunu belirterek “Bu ülke ile açık hesap çalışan birçok tekstil firması var. Buradaki esnaf verdiği malın parasını alamadı. Savaş  sebebiyle tekstil firmalarının Libyalı müşterileri ile iletişimi koptu. Tahminimce 70-80 milyon dolar açık hesap var ve bu rakamı firmalar batık yazmak zorunda kaldı” dedi. Tanrıverdi bavul ticareti yanında tekstil ve hazır giyimde Libya’ya resmi ihracatın ise 2 ayda sadece 14 milyon dolar olarak gerçekleştiğini, bu rakamın geçen yılın aynı döneminde ise 10 milyon dolar olduğunu da anlattı.

“Türkiye’de ve Dünyada Tekstil-Hazır Giyim Sektörü’nün Önemi” konulu MÜSİAD Tekstil ve Deri Sektör Kurulu Paneli’i; İTHİB Başkanı İsmail Gülle, MESİAD Başkan Yardımcısı Halit Tuna, Akkuş Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Akkuş’un katılımıyla gerçekleştirildi.
İTHİB Başkanı İsmail Gülle, “Tekstil Sektörü İle İlgili Güncel Gelişmeler ve Sorunlar” başlıklı yaptığı sunumda, sektörle ilgili değerlendirmede bulundu. Tekstil sektörünün geçmişten günümüze hem üretim hem de ihracat açısından büyük potansiyeli olduğuna dikkat çeken Gülle, bu potansiyeli hedef pazarlar ve yenilikçi ürünlere yönelerek daha fazla ileriye götürmenin mümkün olduğunu kaydetti.
Gülle, “Güç birliği ile birlikte sektörümüz uluslararası pazarlarda daha ileri seviyelere gelebilecek potansiyeldedir” dedi.
Tekstil sektöründe 2010 yılında ihracatın 6.5 milyar dolara çıktığına işaret eden Gülle, 2009 yılı haricinde sektörün hep ülke ihracatının önünde koştuğunu ifade etti. Geçen yıl en fazla tekstil ihraç edilen ülkeleri Rusya, İtalya, Almanya, Romanya, Polonya ve İran olarak sıralayan Gülle, “Bu dönemde Rusya’ya ihracat yüzde 44,2, İtalya’ya yüzde 16,7, Almanya’ya yüzde 15,3, Romanya’ya yüzde 9,2 ve Polonya’ya yüzde 1,1 artmıştır. Geçen sene ihracatta büyük bir sıçrama gerçekleştirilen İran’a bu sene yüzde 4,6 ihracat artışı olmuştur. Çin, sürpriz bir şekilde 2009 yılında 20. büyük Pazar iken 2010 yılında 15. büyük Pazar konumuna gelmiştir” diye konuştu.
2010 yılında sektörün olumlu performansının üretim ve kapasite kullanımında da olumlu bir gelişme yarattığını belirten Gülle, üretim eğiliminin Ocak-Mayıs döneminde yüzde 20’lerde artış gösterirken Haziran’dan itibaren artışın yavaşladığını Ağustos-Kasım aylarında ise tek haneli rakamlara düştüğünü ifade etti.
Gülle, “Kapasite kullanım oranları ise 2010 Ocak ayında yüzde 71’lerde iken 2010 Aralık ayında yüzde 80,1’e yükselmiştir. 2011 yılı Ocak ayında yüzde 77,6 olmuştur” dedi.
2010 yılındaki ihracattaki artış trendinin istihdama da yansıdığını dile getiren Gülle, 2009’a göre yüzde 4.8 artışla 15 binin üzerinde ilave kişiye istihdam sağlandığını belirtti. Gülle, faaliyette bulunan firma sayısının da yüzde 1.2 arttığını ifade etti.
Hedef pazarlara yönelmenin önemine işaret eden Gülle, yeni gelişen pazar alanı olan teknik tekstile yönelmenin gerekliliğine de dikkat çekti. Gülle, tekstil pazarında yüzde 25 olan teknik tekstilin payının sürekli genişleyen kullanım alanları nedeniyle artışını sürdürdüğüne değinerek, Türkiye’de 1 milyar dolar civarında teknik tekstil ihracatının olduğunu kaydetti.
MÜSİAD Tekstil ve Deri Sektör Kurulu Başkan Feysel Ablak ise tekstilin geçmişte olduğu gibi gelecekte de önemini koruyacak bir sektör olacağını belirterek, “İstihdam ihracat gibi ülke ekonomisinin can damarı olan unsurların en yüksek payları tekstil sektörü tarafından karşılanmaktadır” dedi.
Lokomotif sektör olan tekstilde kronik hale gelmiş birtakım sorunların olduğuna işaret eden Ablak, sektörde fason etkisinin yoğun olmasını yaşanan sorunlardan biri olarak gösterdi. Sektördeki markalaşma, tasarım ve girişimcilik konusundaki eksikliklerin giderilmesi adına ciddi çalışmaların yapılması gerektiğine işaret eden Ablak, “2010 yılında yakaladığımız ihracat sıçramasının ekonomik ortama olan güvenin artarak devam etmesi ile birlikte, 2011 yılında da daha hızlı bir şekilde artacağı inancındayız” diye konuştu.