Ana Sayfa Marka ve Mağazalar Abdullah Kiğılı: Pembe renginin şu anda modada yeri yok.

Abdullah Kiğılı: Pembe renginin şu anda modada yeri yok.

tarfından
6 Dakika Yaklaşık okuma süresi

Galatasaray bir ilke imza attı. Formalarını internette tanıttı. Fenerbahçe ise yine futbolcularını kullanarak podyum sunumu gerçekleştirdi. Size göre Galatasaray`ın ki doğru bir strateji mi?

Herkesin bir yoğurt yiyişi vardır. Onların başındaki arkadaşımız da deneyimli birisi. Bizim hazır giyimde unutulmaması gereken bir söz vardır. `Bugünün doğrusu, yarının yanlışıdır`. Her doğru devam edecek demek değildir. Bugün doğru olarak gördüğüm şeye 3 ay sonra ` Ben ne kadar yanlış kararlar vermişim` diyebiliyorum. Çünkü bu işte değişim çok hızlı. Eğer hala muhafazakar bir yapı içerisinde hazır giyimi götürmek istiyorsanız, bu da hazır giyimin bir parçası; spor kısmı. Daima yeniliği getirmeniz lazım. Dünya değişim içinde, her şey değişiyor. Buna `İnnovation` deniliyor. O inovasyonu sağlayamazsınız, yaya kılırsınız. Sabah kalktığınızda diama en erken düşünen siz olun ve düşündüğünüzü en erken tatbikata koyan insan olun.

Mor da iş yapmadı

Galatasaray`ın bir tasarımcı grubu var. Başlarında Evrim Timur bulunuyor. Eşi Kaan Görün ise pazarlamadan sorumlu.. Forma renginin pembe olmadığını söylediler ve bir süre sonra da adını mercan olarak açıkladılar. Fenerbahçe taraftarının da aykırı renklere ilgisi var mı?
Ben bugünün şartlarında, pembeyi yapmam! Üstüne para verseniz, yine de yapmam. Ben modanın içerisinde yıllarını vermiş bir kişi olarak ve erkek giyimi idare eden bir kişi olarak diyorum ki, buradaki taraftar kitlenizin yüzde 75-80`i erkek. Ben erkeğin hangi rengi seveceğini bilirim. Sıcak renk hangisidir, en çok hangi renk satar, bunu çok iyi bilirim. Sen şimdi erkeğe pembe yaparsan çok satmaz. Dışarıdan baktığınızda herkes mor diyordu; ama ben Galatasaray maçlarını görüyordum. Tribünlerde mor mu hakim? Hayır. Eski bildiğiniz parçalı formalar hakimdi.

60 bin çok değil ki

Turuncu ve mor formalarda 60`ar binlik satış rakamlarından bahsediliyor.

Çok büyük bir rakam değil. Ben geçen sene çıkardığım arma formadan bile 80 bin tane sattım. Öyle kolay değil; Türk halkına birden bire kalkıp yeni bir rengi, hem de aykırı bir rengi benimsetmek. Ama inşallah muvaffak olurlar.

Şimdi moda lila

Modacılara göre pembe renk enerji düşüklüğünü temsil ediyor. Siz renk belirlerken bu tür düşünceleri önemsiyor musunuz?

Olmaz olur mu. Pembe renginin şu anda modada yeri yok. İrtifa kaybetti pembe erkekte. Son 2-3 yıldan beri lila rengi önde. Maviye kaçan bir tondur. Mesela önümüzdeki sene bir numaralı renk mavi. Biz de onlardan esinlenerek yaptık. Türkiye`de öyle kolay değildir mor rengi tutmak. Pembe de, kırmızı da zor bir renk.

İŞLER YOLUNDA GİDERSE 300 BİN SATARIZ

Fenerbahçe kulübünün bir sezon sonunda forma satış rakamındaki hedefi nedir?

Bu sene her şey yolunda giderse 300 bir adet satacağız demektir. Her şey derken transferler, neticeler… Formalar beğenildi. 300 bin taneyi çok rahatlıkla satabilecek durumdayız. Bu az biz bunu yeterli görmüyoruz. Biz bu rakamları milyonlara çekmenin peşindeyiz.

5 MİLYON DOLAR ÇÖPE GİDECEKTİ

Şampiyonluk maçı öncesi tasarımcılarınız 5 milyon dolarlık ürün için düğmeye basmanızı istemiş. Siz engel olmuşsunuz. şampiyonluk kaçtığı için mallar elde kalacak ve Fenerbahçe büyük zarar edecekti. Bu doğru mu?

Evet, ben durdurdum. Bütün her şey hazırdı. Bir düğmeye bassaydık. çok evvelden hazırlığını yapacaktık. Ama bu kadar yılın tecrübesi var bizde. Öyle veya böyle bir sağduyu ile işi garantiye almak çok daha önemli. Biz yine de hazırlığımızı yapmıştık. Ertesi günü taraftara sunacağımız ürünümüz vardı. Şampiyonluk gününde şölen için ürünümüz vardı. Önemli olan sonrası için… Şampiyon olduktan sonra 24 saat 48 saat gecikseniz ne olur. Bu uzayıp gidecek. Müthiş bir satış yakalayacaktık.

Başkanın bu hususta size bir söylemi oldu mu? Teşekkür etti mi?

Ben yönetim kurulu tarafından inanılmaz bir yetki ile geldim göreve. Hiç müdahale edilmedi. Teşekküre de gerek yoktu.

GÜNLÜK GİYİME GİRDİK, BÜYÜDÜK

Fenerium`lar ilk kurulduğunda `Kulüp mağazaları ne kadar iş yapabilir ki` söylemleri vardı. Ama tablo ortada. Sizin bu yükü omuzladığınız günlerde Fenerium`da ilk değiştirdiğiniz şey neydi.

Geçen sene 23 Mayıs`ta Aziz Yıldırım 3 yıllığına başkanlığa yeniden seçildi. Sayın başkanın 98`de kurduğu ilk kadroda da 2 yıl kendisiyle çalışmıştım. Sonra işlerimin yoğunluğu dolayısıyla müsaade istedim. Geçen seneki kongrede bana Fenerium`daki işlerin her geçen gün büyüdüğünü söyledi. Ama bu işlerin başına bir bilenin gelmesi gerektiğini ifade etti. söyledi. Çünkü yönetimde bu işin içinde olan, bu işten anlayan kimse olmadığını söyledi. Ben de bu işlerde artık 45 yılını tamamlamış bir kişiyim. Bugün hazır giyim sanayiinde önemli bir markanın yönetim kurulu başkanıyım. Onun için bu teklifi mutlaka kabul etmem gerektiğini söyledi. 1 Temmuz`da başladık. 1 ay boyunca Fenerium`ları gözden geçirdik. Gördüm ki yalnız maç kıyafeti satılıyor. Halbuki giyim sanayi her geçen gün o kadar genişliyor ki hep maç kıyafeti satarsanız büyümeyi gerçekleştiremezsiniz. Ancak maçın dışında da insanlara sürekli sarı-lacivert giydremezsiniz. Ama belirli yerlerde belirli sloganları, belirli armaları koyduğunuz takdirde, işler yürür. Bir Fenerbahçeli iş adamı veya çalışanı düşünün. Mesela blazer ceket alacak. İçinin astarını sarı-lacivert yaparsınız olur biter.

Sonra reyonlara çok güzel trikolar koyduk.

Biliyorsunuz Fenerbahçe`nin bir kuruluş arması vardır. O armanın içinde bir meşe palamut resmi vardır; dayanıklılığı gösterir. O gördüğünüz meşe palamutu resmini biz arma haline getirdik. Artık trikolarımızda, gömleklerimizde, eşofmanlarımızda bunu belirli yerlere koyuyoruz.

** Bir de taraftarlık ilginç şey.. Takımına küsüyor, kızgınlığını ürünlerden satın almayarak gösteriyor. Ben kendi işimde doğru mal yaparsam, ürün çeşitliliğini sağlarsam, zamanlamayı doğru yaparsam ve doğru fiyata getirirsem düğmeye bastığım işi bitiririm. Ama burası öyle değil.

Geçen sezon her branşta zirveye çıktık. Ancak futbolda son maçta şampiyonluk kaçınca hepsi heba oldu.

** Ayrıca taraftarlar şunu bilmeli, saha kapanınca sadece stat içi gelirden olmuyoruz. Bu stadın altında iki Fenerium var. İkisi toplam cironun yüzde 33`ini yapıyor. Bu inanılmaz bir rakam. Saha kapanınca, maç günü yoğunluğu yaşanmayınca kulüp bu paradan da oluyor.

**Pazarlama taktikleri önemlidir. Esela 4 yeni forma yaptık. Ama yeşil formayı tanıtmamıza rağmen saklıyoruz. İkinci yarıda sonuçlara göre zamanlama yapıp, satışa sunacağız. Gelen taraftarın bir kısmı ille de yeşil diyor. Ama vermiyoruz! Yine de satışlar çok iyi. Şehir boşalmış. Fakat mavi formada rekorlara gidiyoruz. Düşünün lig daha başlamadı, transferler tam bitmedi, Şampiyonlar Ligi ortada yok. Ama benim taraftarım kuyrukta.

** Kartal Yuvası, GS Store ve Fenerium arasında en doğru şekilde hareket eden Allaha çok şükür biziz. Mesela bayiliği kestik. Takım kötü gidiyo, adam korkuyor ve ürün siparişi vermiyor. Kendi elemanımızı yetiştirip kendi mağazamıza koyuyoruz. Mağaza sayısı artacak. Feneriumları 3 yılın sonunda inanılmazbüyük cirolara getireceğiz ve Allah nasip ederse de halka açacağız.

**İlk ürün çeşitliliği bizim tarafımızdanyapılıyor. Mesela bir firma ilk sunumu bize yapıyor. Bizden talep görürse Galatasaray ve Beşiktaş`a gidiyorlar. Mesela çakmak, top veya kalem..

**Hazır giyim sanayisinde geçen yıl büyük kriz vardı. Bu sene de bu kriz iyi kötü devam ediyor. Ama biz Feneruim`larda yüzde 72 ciro artışı sağladık. Bize kriz yok.

**Bir fikir attım ortaya; belirli bir yere bir taraftar mağazası açalım, bir köşesi Fenerbahçe`nin olur. Yanında Galatasaray`ın, Beşiktaş`ın, Trabzonspor`un köşesi olur. Milli takımın olur. Artık bunlara alışmamız lazım. Bir arada bu işleri becermek mecburiyetindeyiz. Galatasaraylıyı, Beşiktaşlıyı düşman olarak göremeyiz. Şimdi Galatasaray olmadığı takdirde Fenerbahçe`nin kitlesi daralır.

Tekstil, Moda ve Teknoloji Güncellemeleri Direkt Posta Kutunuza Gelsin

Moda ve teknolojinin kesiştiği noktada, sizin için seçtiğimiz özel içerikleri almak üzere hemen kaydolun. Her hafta doğrudan e-posta kutunuza gelecek güncellemelerle kendinizi sektörün ön saflarında bulun!

Abone olduğunuzda, blog yazılarımız, özel içerikler ve özel etkinlikler hakkında size e-posta göndermemize izin vermiş olursunuz. Ancak, e-postalarda sağlanan abonelikten çıkma bağlantısına tıklayarak rızanızı istediğiniz zaman geri çekebilirsiniz.

İginizi Çekebilir

1 yorum

engin 7 Ağustos 2010 - 10:52

Resimde kendisinin pembe gömlek giymesi enteresan geldi, söyledikleriyle çelişmiş

Yanıtla

Yorum bırakın

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bu konuda sorun yaşamıyorsanız devam edeceğimizi varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Onayla