Deniz Yeğin`i 2004 yılında tanıdım. İTKİB Genç Tasarımcılar yarışmasında birinci olmuştu. Ayşe Kulin`in Kardelenler kitabından esinlendiği koleksiyonunun adı da Kardelenler idi. Rüya temasından esinlenerek ortaya çıkardığı tasarımlarını şöyle anlatmıştı: `Çağdaş Türkiye`nin Çağdaş Kızları, Ayşe Kulin`in Kardelenler`i. Gelecekte özgür ve eğitimli sesler, Türkiye`nin her köşesinde yükselecek. Bu Kardelenler`in rüyası, bütün genç kızların rüyası, benim rüyam. 20 parçalık bir koleksiyon tasarladım. Kardelenler`i simgeleyecek malzemeler kullandım. Tığ işi, oya, yün, keçe, ipek. Güçlü oldukları için keçe, bir o kadar kırılgan oldukları için ipek var. Utangaçlıklarını simgelemek için koleksiyonun ana rengi pembe.` Deniz Yeğin`in yeteneğinden ve zekasından o zaman da çok etkilenmiştim. Aradan üç yıl geçti, tekrar karşılaştık. Annesi ve ablasıyla birlikte Yegi Nim adlı bir marka yaratmış, ilk mağazasını da Kanyon`da açmıştı. Deniz, New York`taki Pratt Institute of Design`da dört sene moda tasarımı okudu. Öğrenimi sırasınca Dolce & Gabbana ve Sabotage firmalarında staj yaptı. Değişik koleksiyonlarıyla Victoria`s Secret tasarımcısı Tony Nuzzo ve New York`lu avangart tasarımcılar Michael & Hushi`nin tasarım ödüllerini aldı. Anne Nimet Yeğin son 20 senedir triko sektörünün içinde. Aslında edebiyat öğretmeni. Eş durumundan tekstilci olmuş diyebiliriz. Tekstil mühendisi olan kocası bir iplik fabrikası kurunca o da kendini bu alanda geliştirmiş. Geçmişte Avrupa`nın önde gelen pek çok markası için triko koleksiyonları yaratılmasında ve üretiminde faal olarak rol almış. Büyük kız Pınar Yeğin ise Harvard`da ekonomi eğitimi aldı. Üzerine işletme alanında MBA yaptı. Ancak profesyonel iş hayatından hiç hoşlanmadı. JAPONYA`DA 16 BUTİKTE Yegi Nim markasının temelleri üç yıl önce atıldı. Deniz de, Pınar da yurtdışından yeni dönmüştü. Fikir Nimet Hanım`dan çıktı. O triko konusundaki yüksek teknik bilgisi ve moda tasarım deneyimlerini kullandı; Deniz genç bir soluk kattı; Pınar ise kurumsal kimlik, pazarlama, mağazalaşma, finans ve halkla ilişkiler gibi işleri üzerine aldı. Yegi Nim, kaliteyi çok önemseyen bir marka. Ürünlerin kullanımı çok pratik ve esprili. `Tasarımda gösterdiğimiz titizlik yalnızca yüzeyde veya süsleme aşamasıyla sınırlı kalmıyor. Ürün daha hammadde aşamasındayken en son teknolojiyi kullanmaya başlıyoruz` diyorlar. Yeğin ailesi ilham aldıkları müşteri kitlesini şöyle tanımlıyor: `Modayı zekice, güncel ve öncü bir şekilde takip eden kadınları hedefliyoruz. Bu kadınların yaşamlarına kalite ve değer kazandıracak beğenileri ve uğraşları var. Gezip dolaştıkları her yerde yaratıcı detayları fark ediyorlar. Sanat ile ilgililer. Hayata genç bir bakış açısıyla yaklaşıyorlar.` Şu anda Yegi Nim`i Japonya, İtalya, İspanya, İskandinavya ülkeleri, İngiltere ve Amerika`da pek çok özel butikte bulmak mümkün. Yalnızca Japonya`da 16 noktada satılıyor. YAZIN NE YAPACAKLAR Yaz gelince bizim işimiz zorlaşıyor. O zaman daha ince trikolar üretiyoruz. Trikoyu keten ve kotonla kombine ediyoruz. Akşamüstü giyilebilecek kısa kollu minik hırkalar yapıyoruz. Kokteyller için şık askılı bluzlar tasarlıyoruz. Mayo ve bikini üstüne giyilen triko pareolar geçen yıl çok sattı. OYUNCAKLI TASARIMLAR, PAMUK HELVA RENKLERİ 2006-2007 Kış koleksiyonumuzun ismi `playground / oyun parkı`. Bu koleksiyonun çocuksu bir ruhu var. Pamuk helva renkleri, çocuk çizimleri ve oyuncaklı formların etkisinden dolayı bu ismi seçtik. Triko denince akla ilk gelen renk ve kalıpların dışına çıkıp, kış mevsiminde renkleriyle de içimizi ısıtacak doku ve kalıplarla oynadık. Ponponlar, yumuşacık yüzeyler, yer yer uçuş uçuş, yer yer daha tok örgüler, kuşlu, kalpli işlemeler, çizgi ve ekoseler… Kalın kemerle kullanılabilecek uzun, volanlı hırkalar ve triko elbiseler çok ilgi gördü.
Anne ve iki kızının trikoları
41
Yegi Nim yeni, esprili ve renkli bir triko markası. Bir anne ve iki kızı tarafından yaratıldı. Anne Nimet Yeğin triko ve iplik konusundaki 20 yıllık tecrübesini ortaya koydu. Küçük kız Deniz Yeğin, New York`ta Pratt Institute of Design`da aldığı moda tasarım eğitimini masaya yatırdı. Dolce & Gabbana gibi bir dünya devinde staj yaptığı için cesaretliydi. Büyük kız Pınar Yeğin, Harvard`da ekonomi okumuştu. Öğrendiklerini kendi markalarında kullanmayacaktı da nerede kullanacaktı?