550 bin euro yatırım yaparak doğaya zarar vermeyen bir üretim anlayışını benimseyen Bossa, tekstilde Çin ve Hindistan’a karşı yeni projelerle geliştirdiği organik giyim ürünleri ile meydan okuyor.
Küresel ısınma nedeniyle yiyecekten giysilere kadar her üründe organik ve ekolojik olanların ön plana çıkmaya başlaması, bu alanda yenilikçi ürünler sunan Bossa’nın da hedeflerini yükseltti. 550 bin euroluk yatırımla doğaya zarar vermeyen bir firma olarak yeniden yapılanan şirket, geçen yıl ekolojik boyalar ve daha az su kullanarak ürettiği ekolojik ürün grubu Re.Set’i pazara sunarak, H&M, Paige Premium, Calvin Klein, Habitual, Mexx, Next, Debenhams, JC, Kappahl, Nudie Jeans gibi dünyaca ünlü markaların birinci tercihi haline geldi.
Toplam üretimin yüzde 10’unu organik üretime ayıran şirket, henüz 1 yıl bile olmadan 5 milyon metre organik bazlı ürün sattı. Bossa, talebin artmasıyla bu oranı daha da yükseltmeyi planlıyor.
Bossa Ürün Geliştirme ve Ürün Yönetimi Müdürü Dr. Dilek Erik, dünyada yüzde 100 bitkisel boyama sürecini sanayiye aktaran ilk kuruluş olduklarının altını çizerek, birçok firmanın organik üretim için düğmeye bastığını ve bu alanda rekabete hazır olduklarını söyledi. Erik, “Denim üreticileri arasında ‘organik’ dendiğinde biz akla gelmek istiyoruz” diye konuştu.
Organik giysilerin önemi arttı
Organik ürün talebine olan ilginin önce yiyeceklerle başladığını anımsatan Erik, küresel ısınmanın ciddi etkilerini insanlar hissetmeye başladıkçe organik bazlı giysilerin de önem kazandığını söyledi. Giysilerde kullanılan boyadaki kansorejen maddelerin cilt tarafından emildiğini vurgulayan Erik, “Artık uzun vadede katkı maddeli giysilerin çevreye de zarar verdiği ortaya çıktı ve organik giysilerin önemi daha fazla arttı. Çin’de yapılan üretimlerde ne arıtma tesisi bulunuyor ne de insana ve doğaya zarar vermeyen kimyasallar kullanılıyor. Sonra da 10 YTL’ye kot pantalon satıyorlar, benim kumaşım neredeyse o paraya geliyor” dedi. Erik, özellikle İngiltere ve Kuzey Avrupa ülkelerindeki müşterilerinden organik ürün talebi gelince, gerekli yatırımı yaptıklarını söyledi.
H&M, Paige Premium, Calvin Klein, Habitual, Mexx, Next, Debenhams, JC, Kappahl, Nudie Jeans gibi dünyaca ünlü markalarla çalıştıklarına değinen Erik, şunları söyledi: “Nihai tüketici bir süre sonra, ‘Bana sattığın ürün hakikaten doğaya zarar vermeden üretilmiş bir ürün mü?’ diye sormaya başlayacak. Konfeksiyoncu kendini düzeltmeye başlayacak, kumaşçıya soracak. Toplum bu bilinçte olup da doğru ürünü istemeye başlamazsa, çocuklara aldığımız Çin malı oyuncaklarda olduğu gibi kara kara düşünmeye başlarız.”
Bu konuda taklit doğru bir şey
Bossa’da organik pamukla başlayan üretim sürecinin ekolojik olarak sürdürüldüğünü belirten Erik, Bossa tesislerinde “Ekoteks” sertifikası ile üretim yapıldığını vurguladı. Erik, Bossa’nın 550 bin euro yatırım yaparak doğaya zarar vermeyen bir firma olarak yapılanmasını tamamladığına dikkat çekerek, Haziran 2007’de yüzde 100 organik pamukla üretilen “Re.set” kolleksiyonunu pazara sunduklarını ve denim üretiminde tüm süreçlerde organik bazlı üretim yapan tek Türk firması olduklarını vurguladı.
Erik, bu yılın haziran ayında ise, soya, keten, kenevir, yün ile pamuk karışımı ürünlerin de koleksiyona dahil olacağını belirterek, “Hem fiyat hem de moda açısından insanların kolayca ulaşabileceği ürünler ürettik” diye konuştu. Bossa’nın toplam üretiminin yüzde 10’unun organik olduğunu anlatan Erik, şunları söyledi: “Yıllık üretimimiz 3.5 milyon metre, bugüne kadar yaklaşık 5 milyon metre organik bazlı ürün sattık. Talebin artmasıyla bu oran da artacaktır. Biz Bossa olarak herkes organik üretim yapsın, herkes bize rakip olsun derdindeyiz. Piyasa, siz ne yapıyorsanız onu zaten taklit etmeye başlıyor. Bu konuda taklit doğru bir şey.”
Organik pamukta çok fırsat var
Organik ve ekolojik ürünler fabrikadan çıktıktan sonra gerek lojistik gerekse pazarlama süreçlerini de takip ettiklerini anlatan Erik, tüketicilerin organik bazlı giysilerin üzerindeki mühür sayesinde kallanılan pamuğun hangi tarladan geldiğini bile öğrenebileceğini söyledi. Re.Set’i pazara sunduktan bu yana konferanslar düzenleyerek, bu konudaki bilinci artırmaya çalıştıklarını dile getiren Erik, Türkiye’nin pamuk üretimindeki avantajlı konumunu tekrar yakalayabilmesi için organik pamuk üretiminin çok önemli bir fırsat olduğunu söyledi. Erik, organik pamuğun katma değeri yüksek bir ürün olduğuna işaret ederek, “Bu sayede Türkiye de niş bir pazara girmiş olacak. Bossa olarak denim üreticileri arasında organik ve ekolojik dendiği zaman biz akla gelelim istiyoruz. Organik dendiğinde de Türkiye akla gelmeli. Biz artık Çin, Hindistan gibi ucuz ülkelerle maliyet açısından yarışamayız, ama organik giysi ve tasarım açısından dünyada kendimizi gösterebiliriz” dedi.
27