32
Dünyada 40 ülkede 12 milyar dolarlık, Türkiye’de 600 milyon dolarlık iş hacmi bulunan Hong Kong merkezli Li&Fung’un Grup Yönetici Direktörü William Fung, tüketicilerin artık ürünün nasıl yapıldığına, çevre dostu bir yerde yapılıp yapılmadığına baktığını söyledi.
Türkiye’nin bu düzeye ulaştığını ve pek çok avantaja sahip olduğunu belirten Fung, üretimin Çin’de olduğu gibi içeri bölgelere doğru kayması, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya odaklanılması gerektiğini belirtti. Bu konuda önceki gün Ankara’da bazı bakanlarla görüşmeler yapan Fung, yetkililere,
Türkiye’nin tek sorununun kendini yeterince pazarlayamaması olduğunu söylediğini anlattı.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) ve Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası (TTSİS) işbirliğiyle düzenlenen “İstanbul Moda ve Hazır Giyim Konferansı ve Sergisi-Moda Köprüleri” başlıklı iki günlük uluslararası konferans dün, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda başladı. Konferansın açılış oturumunda konuşan William Fung, Türkiye’yi uzun yıllardır Avrupa operasyonları için merkez olarak kullandıklarını vurgulayarak, “Türkiye, bizim için çok önemli bir yere sahip, burada işlerimiz gün geçtikçe artıyor” dedi.
Üretim Anadolu’ya kaymalı
Sektörde moda ve fiyat arasında uyumun önem kazanacağını anlatan Fung, “Kısa vadede tüketiciler, bu ürün nasıl yapılmış, çevre dostu bir yerde mi yapılmış, ona da bakacak. Türkiye bu düzeye ulaşmış. Tüketici, sosyal uyum, çevreye saygı, sağlık ve güvenlik gibi noktalara önem verecek. Müşteriler artık fiyata, ürünlerin performansına ve kalitesine bakıyor” diye konuştu. Fung, sektörde organik pamuk kullanımının artık önemli hale geldiğine dikkat çekerek, “Türkiye’de bu yönde çok çaba olduğunu görüyorum. Bu açıdan Türkiye’nin çok büyük bir rekabet avantajı var” diye konuştu.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) ve Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası (TTSİS) işbirliğiyle düzenlenen “İstanbul Moda ve Hazır Giyim Konferansı ve Sergisi-Moda Köprüleri” başlıklı iki günlük uluslararası konferans dün, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda başladı. Konferansın açılış oturumunda konuşan William Fung, Türkiye’yi uzun yıllardır Avrupa operasyonları için merkez olarak kullandıklarını vurgulayarak, “Türkiye, bizim için çok önemli bir yere sahip, burada işlerimiz gün geçtikçe artıyor” dedi.
Üretim Anadolu’ya kaymalı
Sektörde moda ve fiyat arasında uyumun önem kazanacağını anlatan Fung, “Kısa vadede tüketiciler, bu ürün nasıl yapılmış, çevre dostu bir yerde mi yapılmış, ona da bakacak. Türkiye bu düzeye ulaşmış. Tüketici, sosyal uyum, çevreye saygı, sağlık ve güvenlik gibi noktalara önem verecek. Müşteriler artık fiyata, ürünlerin performansına ve kalitesine bakıyor” diye konuştu. Fung, sektörde organik pamuk kullanımının artık önemli hale geldiğine dikkat çekerek, “Türkiye’de bu yönde çok çaba olduğunu görüyorum. Bu açıdan Türkiye’nin çok büyük bir rekabet avantajı var” diye konuştu.
Fung, üretimin Çin’de olduğu gibi İstanbul’dan içerilere kayması gerektiğini de belirterek, “Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya odaklanılmalı” dedi.
İhracat 100 milyar dolar olur
TGSD Başkanı Ahmet Nakkaş da, 2023 yılında dünya ticaretindeki yerini koruyarak geliştirdiğinde, sektörün halen 23 milyar dolar olan ihracatının 100 milyar doları bulacağını söyledi. Nakkaş, bundan sonraki hedefin, Türkiye’nin tedarikçi ülke konumuyla birlikte, piyasa yapıcı ülke konumuna geçmesi olacağını belirtti.
İstanbul Sanayi Odası Başkanı Tanıl Küçük ise, Türkiye’de tekstil sektörünün gözardı edilmesinin hiç bir şekilde düşünülemeyeceğinin altını çizerek, “Sektör piyasa şartları doğrultusunda yeniden yapılanacak, değişim ve dönüşümden geçecektir” dedi.
İhracat 100 milyar dolar olur
TGSD Başkanı Ahmet Nakkaş da, 2023 yılında dünya ticaretindeki yerini koruyarak geliştirdiğinde, sektörün halen 23 milyar dolar olan ihracatının 100 milyar doları bulacağını söyledi. Nakkaş, bundan sonraki hedefin, Türkiye’nin tedarikçi ülke konumuyla birlikte, piyasa yapıcı ülke konumuna geçmesi olacağını belirtti.
İstanbul Sanayi Odası Başkanı Tanıl Küçük ise, Türkiye’de tekstil sektörünün gözardı edilmesinin hiç bir şekilde düşünülemeyeceğinin altını çizerek, “Sektör piyasa şartları doğrultusunda yeniden yapılanacak, değişim ve dönüşümden geçecektir” dedi.
TTSİS Yönetim Kurulu Başkanı Halit Narin de, tekstil, konfeksiyon, moda geliştirme ve marka yaratmanın bir zincirin halkaları olduğunu, marka yaratmak için tüm tekstil sanayisini yok kabul etmenin mümkün olmadığını kaydetti. Narin, “Yanlış ithalat politikaları, yanlış kısır döngüler içinde gelen darbelerden dolayı tekstil sanayisinin yaklaşık 2 milyon insanı işsizdir” diye konuştu.