ENGLISH
İstanbul’un üç büyük tekstil bölgesinden biri olan Merter’deki ana arter için halen Keresteciler Sitesi adının kullanılması, bölge işadamlarını harekete geçirdi. Merter Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) yönetiminin yeni gündemi, Keresteciler Sitesi diye bilinen bölgedeki ana caddenin adının Merter Tekstil Merkezi olarak hafızalara kazımak olacak.
MESİAD yönetimi, 10 bin TL harcayarak Keresteciler Sitesi adının Merter Tekstil Merkezi olarak kullanılması amacıyla afiş ve ilan hazırlığına girişti. Üzerinde “Artık yeter, yanlış adresten vazgeçin” yazılı el ilanları resmi kurumlar, banka şubeleri ve çok sayıda şirkete gönderilecek, bez afişler de caddelere asılacak.
Merter’i Moda Merkezi yapmaya çalışırken, Keresteciler Sitesi diye anılmalarının imajları ile örtüşmediğini belirten MESİAD Başkanı Ercan Tan, “Burda üç bin firma var aralarında bir tane bile kürdan, kibrit çöpü satan yok, hepsi tekstilci. Keresteciler adı yapılan işle abes kaçıyor” dedi.
Erdoğan 1998’de değiştirdi
Merter’in 70’li yıllarda keresteci esnafına yönelik olarak imara açılması ile başlayan süreç, kerestecilerin bölgeye taşınmaya yanaşmaması sonucu o dönemler altın çağını yaşayan tekstilcilerin akınına uğradı. Vakko’nun başı çektiği çok sayıda tekstil firması, bölgede üretim merkezi kurdu, çok sayıda tekstil firması keresteciler için inşa edilen yapılara yerleşti. Halen bölgede üç bini aşkın tekstil ve konfeksiyon firması, üretim, satış ve pazarlama faaliyeti yürütüyor. Ortalama 4-5 katlı yapılardan oluşan bölgede herbir kat bin metrekare civarında büyüklüğe sahip bulunuyor.
MESİAD’ın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı olduğu 1998’de yaptığı başvuru ile adı Merter Tekstil Merkezi olarak değiştirilen cadde, bölgede bir tek keresteci bulunmamasına rağmen halen bu isimle anılıyor. Bölgedeki resmi ve özel yazışmaların hepsi Keresteciler Sitesi adı ile yapılıyor. İBB’nin bu yıl inşa ettiği metrobüs hattında bile Merter’deki durağın adı Keresteciler Sitesi diye geçiyor.
Resmi kurumlar eski adı kullanıyor
MESİAD Başkanı Ercan Tan, “Üzerinden onca zaman geçmesine rağmen hiçkimse bu adı şimdiye dek doğru olarak kullanmadı. Birkaç bankanın dışında kamu kurumları ve tüm esnaf ve işadamları Keresteciler Sitesi adını kullanıyor. Postalar bu şekilde geliyor. Metrobüs durağının adı ile Keresteciler Sitesi diye geçiyor. İlgili resmi kurum ve özel kuruluşlara ilanlar göndererek artık Keresteciler Sitesi adını kullanmamalarını isteyeceğiz” dedi. Afiş ve el ilanlarına “Artık Yeter, yanlış adresten vazgeçin” yazdırdıklarını belirten Tan, ayrıca Keresteciler Sitesi adının üzerine çarpı işareti koyarak yanına Merter Tekstil Merkezi yazdırdıklarını da kaydetti.
Üç bin firma 70 ülkeye satış yapıyor
Osmanbey ve Laleli ile birlikte yalnızca İstanbul’un değil Türkiye’nin üç büyük tekstil-konfeksiyon üretim ve satış bölgesinden biri olan Merter’de yaklaşık üç bin firma yer alıyor. Yıllık 4 milyar doları bulan ihracat potansiyeline sahip bölgeden AB ülkeleri ve Rusya başta olmak üzere 70 ülkeye satış gerçekleştiriliyor. Merter üretim ve satış yapmış ya da hali hazırda bölgede faaliyet gösteren sektörün köklü marka ve kuruluşları arasında Vakko, Şahinler Holding, GİSAD Dış Ticaret, Wenice Kids, Ramsey, Astaş Juki, Garanti İplik, Atateks gibi isimler bulunuyor. Bölge yaklaşık 70 bin civarında kişiye de istihdam sağlıyor. Firmaların yüzde 80’inin mülk sahibi olduğu Merter’de, fabrikaların metrekare kira fiyatı 200 TL, mağaza metrekareleri ise 500 TL civarında bulunuyor.
Ticaret anlaşmaları yapılsın, yeterli
MESİAD Başkanı Ercan Tan, iplikten hazırgiyime sektörün A’dan Z’ye her aşamasının yer aldığı bölgenin artık yeni bir söylem geliştirdiğini belirtiyor: “Sektör 20 yılı aşkın bir süredir hükümetlerden talep ettiği ancak sonuç alamadığı her türlü indirim beklentisinden artık yorulmuş durumda. MESİAD olarak biz de yeni bir söylem geliştirdik. Hükümetten işveren sigorta prim ve enerji indirimi gibi bir şey artık beklemiyoruz. 25 milyar dolarlık ihracat içinde bu indirimlerin payı ancak 1 milyar dolar fark ettirecek. Onun yerine hükümetten Afrika’dan Türki Cumhuriyetler’e kadar satışlarımızı artırmamızı sağlayacak yeni ticaret anlaşmalarına imza atmalarını bekliyoruz. Bu sayede hem ağlayan sektör imajından kurtuluruz hem de 2010 yılında 50 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmak daha mümkün hale gelebilir.”
