ENGLISH
Düşük kur nedeniyle zor duruma düşen tekstilciler, Başbakan Erdoğan’dan 2 yıl boyunca 49 ile sağlanan enerji ve vergi teşvikinden yararlanmayı talep edecek.
Tekstil, hazır giyim ve dericiler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan 49 ilde uygulanan teşvik sistiminin bu sektörler için de uygulanmasını isteyecek. 28 Şubat’ta Ankara’da TOBB binasında Başbakan Erdoğan ile bir araya gelecek olan tekstilciler, 5350 sayılı kanunla getirilen ve sonra da 49 ilde uygulanmaya başlayan yüzde 20-50 enerji desteğini talep edecek. Tekstilciler ayrıca işçilerin gelir vergisi ile sigorta priminin işveren payının Hazine tarafından ödenmesini sağlayan teşvik uygulamasının bu sektörler için de uygulanmasını isteyecek. Tekstilciler bu yasa gereği teşvikten yararlanmak için yüzde 20 istihdam artışı şartının da kendileri için uygulanmamasını isteyecek. Görüşmede Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın da bulunması bekleniyor. Sektör temsilcileri Erdoğan’la görüşmeden önce bugün 16.00’da TOBB binasında toplanacak. Sektör kurul başkanları ve krizden en fazla etkilenen Ege ve Denizlili birlik başkanlarının katılacağı toplantıda istekler belirlenecek.
‘İSTİHDAM ÇOK ÖNEMLİ’
Tekstil deri ve hazır giyim sektörleri için destek isteyeceklerini belirten İTKİB Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, “Tekstil için enerji, hazır giyim için istihdam bacağı çok önemli. Hazır giyimde işçilik payı ürün maliyetinde yüzde 27. Tekstil yüzde 10 ve 15 arasında. Tekstilin de rekabetçi olması gerekiyor. Hazırgiyimciler yerli girdi kullanmak istiyor. Bu da ithalatı kesip yerli hammadde kullanılmasını sağlayacak” diye konuştu. Başbakan ile yaptıkları görüşmede döviz kurunun üretici ve ihracatçı üzerinde yaptığı baskıyı yine dile getireceklerini söyleyen Orakçıoğlu şunları kaydetti: “Dünyanın hiçbir yerinde yüzde 78 değerli para birimi ile üreticinin malını satması mümkün değil. Bizim girdi maliyetimizin de yüzde 78 oranında düşmesi gerekiyordu. Oysa bizim maliyetlerimiz son üç yılda yüzde 50 arttı. Bu nedenle girdi maliyetlerinin azaltılması için hep beraber çalışmamız lazım.” Kura rağmen sektörde hızlı bir dönüşüm yaşandığını vurgulayan Orakçıoğlu, “Firmalarımız elinden geleni yaptı. Artık koleksiyon hazırlayan, marka satan konuma geldik. Rakibimiz Çin değil, İtalya. Ama kur nedeniyle zorluk yaşıyoruz. İki yıllık ve geçici olan Kemal Derviş programın reel sektör üzerinde baskı yapacağını söylemişti. Program kalıcı oldu ve mali sektörünün hoşuna gitti. İki yıl sonra da bu kur politikası ile devam etmenin mümkünü yok” diye konuştu.
