İhracattaki liderliğini kıl payı otomotiv sektörüne kaptıran Türk hazır giyim sektörü, Uzakdoğu rekabeti nedeniyle önemli bir değişim yaşadı. Çin, Hindistan gibi ülkelerle ucuz işgücü ve hammadde maliyetlerinde yarışamayan çok sayıda üretici çareyi Mısır, Özbekistan gibi ülkelere yönelmekte ararken, markalaşma yönünde karar kılan şirketler ise tasarıma ve kaliteye yöneldi. İç pazardaki hareket ise ünlü markaların Türkiye’yi keşfetmesine neden oldu.
Hazır giyim sektöründe geçmiş yıllarda yüzde 30’ları bulan ihracat artışı 2006’da sadece yüzde 1 ile sınırlı kaldı. İhracatın yıl sonunu 14 milyar dolarla kapatması bekleniyor. Türk hazır giyim sektörü AB’de pazar payını korudu, Bağımsız Devletler Topluluğu’nda büyüdü, OECD ülkelerinde ise pazar kaybetti.
Türkiye ihracatındaki liderliğini kıl payı otomotiv sektörüne kaptıran hazırgiyim sektöründe Uzakdoğu rekabeti nedeniyle oyun değişti. Çin, Hindistan gibi ülkelerle ucuz işgücü ve hammadde maliyetlerinde yarışamayan çok sayıda üretici çareyi Mısır, Özbekistan gibi ülkelere yönelmekte bulurken markalaşma yönünde karar kılan şirketler ise tasarıma ve kaliteye yöneldi. İç pazardaki hareket ise ünlü markaların Türkiye’yi keşfetmesine neden oldu.
Hazırgiyim sektöründe geçmiş yıllarda yüzde 30’ları bulan ihracat artışı 2006’da sadece yüzde 1 olarak gerçekleşti. İhracatın yıl sonunu 14 milyar dolarla kapatması bekleniyor. Yüzde 76’lık oranla en büyük pazar payına sahip Avrupa Birliği’nde (AB) sadece yüzde 1,8 artış gösterebilen sektör, en fazla büyümeyi ise yüzde 21’lik oranla Bağımsız Devletler Topluluğu’nun altı ülkesine yaptı. Amerika Birleşik Devletleri’nin de aralarında olduğu OECD ülkelerinde ise yüzde 17 oranında pazar kaybetti.
İhracatta Çin’e karşı moda marka ürünler ve hızlı teslimat avantajına sahip sektör, sezon ortasında verilen siparişleri kaparak kasım ayında yılın en iyi performasını gerçekleştirdi. Geçen ay ihracat bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 26’lık artışla 1.2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
Marka ihracatları (15 Aralık 2006 itibariyle)
Markalar
2005
2006 (milyon $)
Cross
115
107
Desa
13,6
12,3
Colin’s
74
66
Koton
4,6
13,8
Ramsey
1,94
1,986
Damat
2,49
4,605
Sarar
31,3
31,25
Little Big
68,25
73,9
Kaynak: İTKİB Genel Sekreterliği
İç pazara lüks marka akını
Ocak 2005’te kotaların kalkmasından sonra şansının maliyet-fiyat ekseninden kalite-fiyat eksenine kaymakta olduğunu gören sektör için bu yıl pozisyon alma yılı oldu. Yüksek üretim, işçilik maliyetleri ve değerli YTL yüzünden Çin’e karşı savaşamayan yüzlerce üretici ihracatçı için ucuz işgücüne sahip Mısır ve Özbekistan gibi ülkeler can simidi vazifesi gördü.
Dünya pazarına açılma savaşı veren çoğu marka ise Çin’e karşı yegâne silahları olan tasarım güçlerini geliştirmeye çalıştı. St. Martin’s, Parsons ya da Mimar Sinan Üniversitesi’nde moda eğitimi almış gençlere koleksiyon daha fazla teslim edildi. Kimi şirketler de doğru pazar bilgisi için yurtdışı tasarım ofisi açarak müşterisiyle birebir temas kurmaya başladı.
Yerli ve yabancı markalar için iç pazar da 2006’da cazibesini artırdı. İngiliz Harvey Nichols, İstanbul’un ihtişamı seven tüketicisini keşfeden ilk lüks mağazacılık grubu oldu. Lüks markaları yıllar öncesinden yerli müşterilerle buluşturan Beymen ise Avrupa’da büyümek yerine iç pazarda genişleyeceğini açıkladı. Yine lüks müşteriye hitap eden Vakko da Amerikalı yetenekli tasarımcı Zac Posen ile anlaşarak yeni bir atılım yaptı.
İç piyasaya da önem veren Damat artık lüksün lüksü sınıfında boy gösterirken Balizza yıllarca Versace için çalışan İtalyan tasarımcı Stefano Guerriero’ya koleksiyon hazırlatarak Milano Moda Haftası’nda özel bir şov ve defile sunma fırsatı yakaladı. Koton ise şirket içi yapılanmasını yeniden organize etti. Hey Grup Amerikan merkezli, gelecek vaat eden Buckler’ın hisseleri ve marka haklarını satın alarak herkesin göz diktiği ABD pazarına doğrudan giriş yapma şansı buldu.
Deri sektörü de boş durmadı. Hedef pazarı Amerika Birleşik Devletleri’ne tanıtım atağına geçen sektör, eski top model Cindy Crawford’u tanıtım yüzü yapıp, 2007 için şimdiden sipariş alma çabası içine girdi. Denim ise Little Big, Mavi, Colins, Red Star gibi markalarla Diesel, Tommy Hilfiger gibi markalara karşı yarışı sürdürdü.
Sektöre bu yıl özellikle istihdam maliyetleri açısından umduğu teşviki veremeyen hükümet ise Turquality projesi ile günah çıkarttı. Gelecek on yılda 10 dünya markası yaratabilmek için düğmeye basan hükümet, yurtdışı mağazalaşma faaliyetinde şirketlere yüzde 50 devlet desteği getirdi. Üstelik bu desteği beş yıl boyunca ve üst limit koymaksızın gerçekleştirdi.
MARKAYA YATIRIM YAPANLAR
Vakko: Amerikalı yetenekli tasarımcı Zac Posen ile anlaştı.
Damat: Artık lüksün lüksünde boy gösteriyor.
Balizza: Eski Versace’li Stefano Guerriero’ya koleksiyon hazırlattı.
Koton: Şirket için yapılanmasına yeniden organize etti.
Hey Grup: Buckler’ın marka haklarını satın alarak gözünü ABD pazarına dikti.
Beymen: İç pazarda genişleyeceğini açıkladı.
Hatemoğlu: Şirketin Hatem Saykı, adını verdiği lüks bir koleksiyon oluşturdu.
İpekyol: Mackha markası ile üst gelir grubuna yoğunlaştı.
YURTDIŞINA GİDENLER
Korhan Tekstil
(Çin), Serfil Rusya
Baha Tekstil
Özbekistan
Ultaş Entegre Tekstil
Özbekistan
Atateks Dış tic.
Ürdün
Bursel Tekstil
Özbekistan
Alkım Tekstil
Özbekistan
Şahinler Holding
Ürdün, Bulgaristan, Mısır, Çin
Bigser Tekstil
Bulgaristan, Rusya
Serko Tekstil
Bulgaristan
Orka Grup Genel Koordinatörü Osman Arar
Damat’ta lüksün lüksünü yarattık
Markaların gitgide birbirine benzediğini düşünen Damat, koleksiyon çizgisini A’dan Z’ye yeniledi. Maliyetini yüzde 30 artırarak üst lüks sınıfına geçen Damat, Sartoria tekniğini kullanarak gömlek hafifliğinde ve kırışmayan ceketler üretti. Düğmeler, tanesi 1100 YTL’ye alınan büyükbaş hayvanların hakiki boynuzlarından yapıldı. Tüm gömleklerde ise artık sedef düğmeler kullanılmaya başladı. Orka Grup Genel Koordinatörü Osman Arar, toplumda belli bir kesimin maddi anlamda problemi olmamasına rağmen hiçbir şey almamasını, piyasadaki ürünlerin birbirine benzemesine bağladı. Arar “Damat takımları ile artık lüksün de lüksünü yarattık. Takım fiyatları 900 YTL ila 1600 YTL fiyat aralığında değişiyor. Alt markası D’S Damat markasına kaydırdık” diye konuştu.
Desa Başkan Yardımcısı Burak Çelet
2007’de çok ciddi büyüme bekliyoruz
Desa, yurtdışındaki ilk mağazasını Moskova’da açtı. Hedef pazar olarak seçtiği İngiltere’de şirketleşme sürecini tamamlarken Rusya’da ise bu süreci tamamlama aşamasına geçti. Desa, ocak ayında New York Fuarı ve şubat ayında Paris’teki Pret a Porter ile iki büyük ülkede pazar araştırması yapacak. 2005’te 30.8 milyon dolar olan cirosunu 31 milyon dolara çıkaran Desa, mağaza sayısını da 41’den 50’ye çıkardı. Turquality’nin markaları arasına giren Desa’nın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Burak Çelet, “2007’de ciddi bir büyüme bekliyorum. Mağaza sayısı, biri yurtdışında olmak üzere toplam 50 tane. Prada gibi dünya markalarına üretim yapıyoruz.”
Hatemoğlu Mağazacılık Başkanı Hatem Saykı
Kalite yükseldi ama fiyatlar çok değişmedi
Bu yıl dolar bazında yüzde 38 büyüyen Hatemoğlu, İspanya, Almanya ve Kırgızistan’da üç mağaza, yurtiçinde ise altı yeni mağaza açtı. Toplam mağaza sayısı franchising yoluyla 19’dan 28’e ulaştı. Hatemoğlu, bu yıl üst gelir grubuna hitap eden ve Hatemoğlu Mağazacılık Yönetim Kurulu Başkanı Hatem Saykı’nın adını taşıyan bir koleksiyon da oluşturdu. Hatem Saykı koleksiyonu için İtalyan üretim firması ile anlaşan marka, İtalyan tarzı el işçiliği ve dar kalıplara dönüş yaptı. Saykı, “Sonuçlar oldukça olumlu. Kaliteyi yükselttik ama fiyatları yine çok fazla yükseltmedik. Takım elbise 299-495 YTL arasında değişiyor” dedi.